1 Ocak 2021 Cuma

Batman Ölmeden Önceydi Sanırım

 

Tarih batman olduktan sonrasıydı. Böyle etraf flulaşmaya başlasın ve
rüyamsı filimsi ana o ana gidelim bebek. Uzun zamandan beri ilk defa
içimde umut yeşermeye başladı. Sebepleri söze dökmek zor olsa da bunu
hissetmek güzel. Tıpkı uzun bir kıştan sonra gelen bir bahar gibi bu
umut; tatlı, ılık ve mis kokulu. Çam ağacının denize yakın olduğu bir
yerdi sanırım. Orada işe başlayacak olan bir kız vardı. İlk defa
ailesinden uzaktaydı. Arkadaşı sırtından bıçaklamış ama o bulunduğu
durumu öyle güzel çeviriyordu ki. Onu çam ağacının arkasından merakla
izliyordum.



Birşeylerin değişmek üzere olduğu hissinin ne demek olduğunu unutmuşum
izlerken fark etmiştim. Teslim olmuşum hayata. Hayat kafama ttokmak
vurmuş. Ağzımdaki lokmaları hep almıiş. Ve işin acı yanı bunu şimdiye
dek hiç farketmemişim. Ama o gün dedim ki bugün anlıyorum ki, insan
teslim olmadığı müddetçe, kalbi cesaretle attığı sürece her zaman
birşeylerin değişme olasılığı mevcut. Gücün kararlılığın bebeğim çam
ağacının arkasından öyle büyük görünüyordu ki.



Tek tek bunu hissedebiliriz her aslında. Kendi küçük dünyalarımızda,
aptalca işlerimizde hissedebiliriz. Neyin neden olduğunu bilmeden
rüzgarla gelen bir değişimin o tatlı kokusunu tadını çıkara çıkara
duyabiliriz burun deliklerimizde. Hele benim ki gibi burnun varsa. Ama
sendeki küçük. Bu yüzden de çam aağacının arkasından öyle soluksuz
izledim seni ki . Sanki göl olmak için damlarken. Birden fululaşır
zihnin ve de bir de kocaman bir değişimin gürül gürül bir çağlayan
gibi uzaktan gelen sesi vardır bu cümle ya da buna benzer gürüldeyen
su ve akan su deyince böyle suyun içinde taşı siper eden kendine çoçuk
kahramanımız geliyor maral ananın kaybını babasının hasretiyle
birleştiren kahramanımızın. ki hayatlarımızın arka planında işte o ses
şır şır. hem bizim küçük hayatlarımızı hem de bizi çepeçevre
kucaklayan havayı sarar sarmalar fışlarken. İşte bu bizi hem tek tek
kucaklar hem de toplu halde.



Bazıları bu umudu aptalca bir iyimserlik olarak yorumluyor. Hiç
sakıncası yok bebek. Her ne olursa olsun umut iyidir ve herkese
herşeyden çok lazımdır. O cesur insan yüreğinin yakıtıdır. Bizi ayakta
tutar, uyuşmuş ellerimize kollarımıza bacaklarımıza kan pompalar.
Aptalca ya da değil, dayanaktan yoksun ya da sağlam temelli, ne olursa
olsun inan bana umut her zaman herşey için lazımdır insanoğluna. Ben
yanlış yaptığımı da düşündüm ama o senin fışıl fışıl sesin benim bir
parçam oldu. Ben de taş olayım oradaki bebek. Hani böyle bunamış yosun
tutmuş gıyık gıyık cips paketi üzerinde duran.



Bu yüzden öfkeden ve küfürden ziyade, büyük ya da küçük işlerde o umut
ateşine küçük bir dal parçası da olsa atmak lazım. Şimdi o taşa
takılan bir değnek gelsin aklına. Biri birşeyden şikayet ettiğinde,
dünya bir başkasının sırtına tüm gücüyle bindiğinde, herşey arap
saçına döndüğünde ısrarla ve inatla umudu zerketmeliyiz birbirimizin
omzuna.



Dünya yanmadığı ve kıyamet kopmadığı sürece, nefes aldığım sürece her
zaman küçük de olsa doğru olmayanı destekleme 3 oda 1 salonda kediyi
de alıp fışıl fışıl duş aldırmak lazım. Kediler suyu da sevmez genelde
ama olsun. Belki bir gün sever. Gıyık gıyık cips paketimle bekliyor
olacağım .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder